Kızıl Ay - 12
Akşama kadar evde vakit geçirdim. Bütün gün pinekledim, bir o kanepede yattım bi öteki kanepeye geçtim. Saçma sapan programlar arasında zap yaptım sürekli. Aklımda hala 'nasıl böyle bir şeye bulaştım?' sorusu var. Hava kararmaya başlayınca bende hazırlanmaya başladım. Yemek hazırlamaya bile üşendiğimden evde yemek yapıp yemedim. Dışarıda Efe ile birlikte yeriz diye düşündüm. Evden çıkmadan Efe'yi aradım. Kızılay'da buluşma kararı aldık. Ama onun henüz işi bitmemiş ve gecikebilirmiş. Durum böyle olunca hazır dışarı çıkmışım ve biraz vaktim var diye Cüneyt'in yanına gideyim dedim kendi kendime. Birlikte gideceğimiz işi ben reddetmiştim, o ise kabul etmişti. Belki bu akşam çalıyordur diye onu aradım. -Naber Cücü? -İyi Tanay, senden naber? -Bende iyiyim. Akşam var mı sahne? -Evet bir iki saat sonra başlayacak. -Bende seni görmeye geleyim diyordum. Görüşemedik bir süredir. -Gel kardeşim bardayım, bekliyorum. -Tamam. Bara geldiğimde Cücü bir şeyler yiyordu. O