tuval
evin terasına çıkmıştım harika bir deniz manzaram vardı tuvali aldım önüme boyamaya başladım becerebileceğim kadar resmettim önce maviden başladım gökyüzünü ve denizi birleştirdim ufuk çizgisini göremedim çünkü o kadar uzaklar beni hep korkuturdu yakın olsun bütün uzaklar isterdim yeşile buladım fırçamı bu sefer büyük ve görkemli ağaçlar çizmeye başladım yıllanmış ağaçları severim ben gölgelerinde dinlenmek ne hoş olur baharda yer yeşil gök yeşil olur uzandığında dallar sallanınca rüzgardan yaprakların arasından sızar güneş yüzüne tatlıdır gözünü acıtan güneş griye sürdüm yeni kalın bir fırçayı binaları ve gökdelenleri çizmek için ormanlar yok oldu çizerken hayal ettiklerimin hepsi kayboldu ufuk çizgisine gerek yokmuş zaten deniz bile görünmüyordu gökdelenlerden göğü delmişlerdi denizi kapatmışlardı ormanları yok etmişlerdi hayallerimizi gömmüşlerdi her yer gri olmuştu ne mavisi vardı ne yeşili grinin bin tonu vardı baktığım heryerde Egemengin