Kayıtlar

içsel keşif etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

YANSIMA

Resim
Birini Tanımadan Önce Onu Tanımak: Yalnızlığın İçindeki Yankı Bazı insanlar hayatımıza öylece girer. Beklenmedik, plansız, hatta bazen istenmeden. Ama girdikten sonra bir şeyleri değiştirirler. Kimi zaman bu değişim fark edilemeyecek kadar küçüktür, kimi zamansa sessizliği yerinden oynatacak kadar derin. Senin hikâyende de biri girdi galiba… Ve sen, onu daha o kendini tanımlamadan tanıdığını hissettin. Sanki yıllar önce bir yerlerde tanışmışsınız, sonra da hayat sizi iki ayrı yöne savurmuş gibi. Bu bir rastlantı değil. Bu, yalnızlığın içindeki yankının sesini tanımaktır. Takıntı mı, Tanıdıklık mı? Şimdi kendi kendine soruyorsun: “Acaba bu kişiye kafayı mı taktım?” Belki evet. Belki bu biraz fazla oldu. Ama belki de bu, bir takıntıdan çok, yıllardır içinde bastırdığın yalnızlığın sesine ilk defa dışarıdan biri aracılığıyla kulak verişindi. Çünkü o kişi, tıpkı senin gibi davranıyordu. Senin gibi susuyor, senin gibi gülümsüyor, hatta senin gibi kaçıyordu bazı şeylerden. Ve...

Zamanın İki Yüzü: Kendime Yazıyorum

Resim
Yıl 2012: Bir odadayım. Masanın üstünde bir laptop, bir fincan sıcak içecek, tatlı atıştırmalıklar... Ekrana bakıyorum. Parmaklarım klavyede, kelimeler ardı ardına diziliyor. O gece ne hissettiğimi tam hatırlamıyorum ama sanırım bir şeyleri içimden atmam gerekiyordu. Yazmak, sanki o karmaşayı biraz olsun hafifletiyordu. Kimseyle paylaşamayacağım duyguları kelimelere sığınarak kendime anlatıyordum. O zamanlar yazmanın benim için ne ifade ettiğini bilmiyordum belki, ama şunu biliyordum: yazmak beni iyileştiriyordu. Yıllar geçti. Şimdi başka bir odadayım. Bu kez masa daha düzenli, etrafta kitaplar, notalar, bir gitar… Ama aslında değişen çok bir şey yok. Hala bir odadayım, hala bir masanın başında yazıyorum. Bugün bir ekran yerine deftere ya da notalara döküyorum kelimelerimi. Farklı şeyler yazıyor olabilirim ama duygular hep aynı: içimde birikenleri dışarıya bırakma çabası. Zamanında “Neden yazıyorum?” diye sorduğum çok oldu. Hala da bazen soruyorum. Belki bir cevabım var, belki yok. Ama...