Kayıtlar

Şehir etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

ŞEHİRDEN ÇİFTLİĞE

Resim
     Şehir hayatının bana yaşattığı kaostan artık çok sıkıldım ve kendimi bir çiftlikte yaşamak isteyenler arasında buluyorum. Şehir hayatı, hızlı tempolu yaşantısı, trafik, gürültü ve stres dolu günleriyle beni adeta boğdu. Doğayla iç içe olma, sakinlik ve huzur arayışı içindeyim.      Çiftlik hayatı ise tam da bu ihtiyaçlarımı karşılayacak gibi görünüyor. Çiftlik yaşamı, insanı doğal güzelliklerle çevrili bir ortama taşır. Şehirde beton yığınları arasında yaşarken yeşile hasret kaldığımı fark ettim. Çiftlikte ise doğanın büyüsüne tanıklık edebilirim. Şehirde yaşarken her gün trafiğe ve insan kalabalığına katlanmaktan yoruldum. Ancak çiftlikte doğayla iç içe olmak, kuş sesleriyle uyanmak ve tertemiz havayı ciğerlerime çekmek benim için gerçek bir özlem haline geldi. Çiftlik hayatı ruhumu rahatlatırken aynı zamanda stresten arındırıyor ve huzur veriyor. Ağaçların gölgesinde yapılan keyifli bir sohbet, şehir hayatının karmaşasından uzaklaşmanın ve daha derin bir şekilde bağlantı kurmanı

Kar

Resim
Her kar tane birbirinden farklıdır Ben kendim için en güzelini Ve en özelini buldum Isınıp erimesin diye Elimden geldiğince Ona iyi davranmaya çalışıyorum Üzülmesini istemiyorum Kar yağdı o gece şehrin üzerine Kahkahaya boğduk o gece Sanki bir filmmiş gibi Mutluluk doldu her yanım Yarımmışım bunu anladım Diğer yarımı buldum Tamamlandım

Lanetli Şehir - 1

Resim
           Lanetli bir şehirde uyanırsan belki anlarsın duygularımı. Ne zaman penceremden dışarıya baksam gökyüzü hep gri. Mavilikten eser yok adeta. Ve hep bir yağmur var. Her zaman yağan ve dinmeyen yağmurlar. Muson yağmurları gibi. O kapanmayan penceremden içeriye girip benimle konuşan tek şey rüzgar. Artık onu anlayabiliyorum. Fısıltıları kulağımda yankılanıyor. Duyabiliyorum. Bazen hüzünlü gibi yağmur damlaları getiriyor odama ağlarmışçasına. Bazen yağmur başladıktan hemen sonraki mis gibi toprak kokusunu getiriyor. Toprak görmeyeli uzun zaman oldu. Nereye baksam beton bloklardan, duvarlardan başka bir şey görmüyorum. Fazladan ekmek bulduğum bazı zamanlarda, ekmeği kırıntı haline getirip penceremin önündeki parmaklıkların dibine koyuyorum. O zamanlar bir bahar havası esiyor odamda. Kuş sesleriyle doluyor odamın içi. Adeta dua eder gibi ötüşüyorlar. Nasıl mutlu oluyorum onları dinledikçe... İnsan yalnız kalınca başka yollardan mutlu olmayı öğreniyor işte.