Kayıtlar

Duygu etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

BU HANGİ ŞARKI? B4 | AFFEDERSİN

Resim
     Seninle bizim aramızda, her şey bitti. Bu benim için sürpriz değil, çünkü derinlerde, bunun olmasını isteyen sensin. "Ayrılalım." dediğin gibi dudaklarından kaçan o acı verici sözleri hala hatırlayabiliyorum. O anda, kalbim milyonlarca parçaya bölündü ve fikrini değiştireceğini umarak günlerce ve gecelerce ağladım. Ama utanmadan arkanı döndün ve bir kez bile arkana bakmadan uzaklaştın. Şimdi, işte buradasın, hayatıma geri dönmeye çalışıyorsun. Ama gerçekten bu kadar kolay olduğunu düşünüyor musun? Kollarımı ve kalbimi sana bir kez daha açacağıma dürüstçe inanıyor musun? Ne cüret! Olanlardan pişman olup olmadığımı soruyorsun, ama sana söyleyeyim, senin için yeterince gözyaşı döktüm ve sana olan sevgim uzun zaman önce söndü. Geride bıraktığın acı ve kargaşanın ortasında kendimi bir araya getirmeyi başardım. Kolay değildi ama ben yaptım. Ve şimdi, eylemlerinin bize getirdiği gerçeklikle yüzleşmelisin. Gerçeğin acı olduğunu ve olayların olduğu gibi geri dönüşü olmadığını anl

BU HANGİ ŞARKI B3 | SÜPÜRÜLMÜŞ

Resim
Kendimi görünüşte sonsuz bir kalp kırıklığı ve umutsuzluk döngüsünde buluyorum, çünkü hayatımın aşkından ayrıldım. Duygularımın ağırlığı beni tüketiyor, gözyaşları okyanusunda boğuyor. Dertlerim sürekli bir yoldaş haline geldi, gece gündüz bana işkence etti. Aşk beni ateşli bir cehennem gibi ele geçirdi, kalbimi acı verici bir buluta kaptırdı. Bu sevginin yoğunluğu içimde o kadar derinden yanıyor ki, kelimelere dökmek imkânsız hale geliyor. Aldığım her nefes, bu kayıp sevginin büyüklüğüyle ağır geliyor ve ruhumdaki boşluğu doldurmak için mücadele ederek hava almak için nefes nefese bırakılıyorum. Teselli bulma için, dengesiz bir gezgininkine benzer bir yolculuğa çıktım. Sevgilimin en ufak izini bile bulmak için her sokağı, her köşeyi taradım. Her adım bir yardım çığlığı, evrene sevgimi bana geri getirmesi için bir yalvarma gibi geliyor. Fakat dünya, böyle bir insanın varlığını unutmuş gibi sessiz kalıyor. Sanki aşkım kaderin elleriyle süpürülmüş, sonbahar mevsiminde düşmüş bir yaprak g

Sırılsıklam Aşk

Aşk mı dedi biri? O aşka inanmazdı Duyguları değil Mantığı yönetirdi onu Ta ki onunla karşılaşana kadar Anlamadı ne hissettiğini Hislerine ket vurmaya çalıştı mantığı Duygular galip geldi bu sefer Çünkü saklamaya çalıştıkça Daha çok gün yüzüne çıktı duygusu Aşık oldu Sırılsıklam aşık oldu Daha önce hiç yaşamadığı Aşkı keşfetmişti Ve hakim olamamaya başladı kendine Ne yaptığını anlayamıyordu Avare olmuştu Leyla olmuştu Ve şimdi gerçek duyguları yaşayacaktı Aşkı Acıyı Özlemi Kıskanmayı Hepsini iliklerine kadar hissedecekti Daha fazla yalpalanacaktı Duygularını dizginlemeyi öğrenecekti Öğrenmeliydi O zaman duygu ve mantık dengesini kurabilecekti O zaman tadında yaşayacaktı Aşkı Acıyı Özlemi Kıskanmayı Anlayacaktı gerçek mutluluğu Egemengin

Kara Mesaj

Resim
Evrene gönderdiğin mesajlar aslında çok önemli. İstesen de istemesen de; evren, yolladığın bütün mesajları iyi-kötü ayrımı yapmadan kabul ediyor. Bunun sonucunda ise beklenmedik tesadüfler ortaya çıkıyor. Evrene gönderdiğin mesajın duygu yoğunluğuna bağlı olarak gerçekleşiyor her şey. Duygularının seviyesi ne kadar yüksek ise o kadar tesadüfle karşılaşıyorsun. Tıpkı bugün bana evrenin yaşattığı tesadüfler gibi...   Dışarı çıkar çıkmaz karşılaşmak istemediğim insanlar geldi birden bire aklıma ve onlardan ne kadar çok nefret ettiğim. Onlara karşı nefret duygum o kadar fazlaymış ki hepsi birden bire karşıma çıktılar. Karşılaşmak istemediğim bütün insanlar. Halbuki güne başlarken ne kadar çok mutluydum, umutluydum. Şu an içimde nefretten başka bir duygu yok. Evrene gönderdiğim "yanlış mesaj" günümü alt üst etmeye yetti. Kabul edilmemesi gereken bir mesajdı. Aslında mesajda göndermek istememiştim. Dediğim gibi hepsi birer tesadüftü. Bir sigara yanar bir sigara söner hay

Yapayalnız Fırtınada

Aslında kimse hiç kimse bilmez içimdeki fırtınalardan. Çünkü hiç kimseye anlatmam fırtınalarımı. İnsanların zaten kendi dertleri başlarından aşkın, bir de benimle uğraşmalarını istemem doğrusu. Hep kendi kendime kurtuldum fırtınalardan. Kendi gemimim hem kaptanıydım, hemde tayfası. Çok zorlandım gerçekten. Ama her şeye yetişebildiğimi gördüm. Yalnız değildim aslında çevremde çok arkadaşım vardı ve yeteri kadar dostum... Yardım istemedim onlardan. Yalnız halledebildim çünkü hepsini. Belki bir gün başa çıkamayacağım bir fırtına karşıma çıkarsa biliyorum ki hiç bir dostum beni yalnız bırakmayacak. Hepsi benim arkamda olacaklar. Ben yine kaptan olacağım kendi teknemde... Belki kahve içmeye gelen arkadaşlarım oldur güvertede... Birbirimize anlatacak uzun ve bol kahkaha dolu anlılar anlatırız. Gülmek çünkü güzel şey. Ben birini mutsuz görmeye dayanamam. Çok arkadaşımı dinlemişimdir geceler boyunca. Dertlerini dinleyip neler yapması gerektiği konusunda tartışmışızdır. En azından onun kafa

Mavi Patikliler | Bulduklarım vol.15

'Erkekler ağlamaz.' 'Erkekler korkmaz.' 'Erkekler karı gibi gülmez.' Derken ortalık dul kadından geçilmiyor. Zira erkekler genç yaşta Hakk'ın rahmetine kavuşuyorlar. Siz hiç kapı komşusuna sabah kahvesine gidip karısinı çekiştiren erkek gördünüz mü? Fare görünce bağıran? 'Bu ara sinirlerim zayıf' deyip habire ağlayan? Oysa onlar da kadınlarla aynı duygulara sahip olarak geliyorlar dünyaya. Lakin daha ilk gün ayaklarına mavi patik giydirmek suretiyle 'Ağır ol bakalım! ' diyoruz. 'Ne alákası var mavi patikle? ' demeyin. Mavi soğuk ve ciddi bir renktir. Kime isterseniz sorun. Ve katiyen tesadüf değildir o patiklerin rengi. Düşünülmüş, taşınılmış, seçilmiştir. Ayağa giydirildiği anda kulağa şunlar fısıldanmış demektir: Sen erkeksin. Erkek olmanın gerekleri vardır. Ömrünün sonuna kadar bunları yerine getirmekle yükümlüsün. Ömrünün süresi ise çatlama kat sayına bağlı. İçine ata ata ne kadar yaşayabilirsen artık. Bize

Unutmak

Geçmişimizde yaşadığımız hiç bir şeyi unutmadığımızı düşünsenize! Bütün mutlu olduğunuz zamanlar, dakika dakika aklınızda. Tabi mutsuz olduğunuz anlarda... Duygu karmaşası. İyi ki insanlar unutabiliyor. Eğer unutamıyor olsaydık neler olurdu kim bilir? Daha şimdi ölmüş gibi hissederek 15 yıl önce kaybettiğimiz annemiz için yine bir anda hüngür hüngür ağlayabilirdik. Ne dindirirdi acımızı? Kimsenin attığı kazığı unutmazdık. Bu sayede belkide affetmek diye bir şey olmazdı. Ezberleme diye bir şey olmazdı. Çünkü herşeyi zaten aklımızda tutuyor olurduk. Zeki ve aptal diye zeka farklılıkları da ortaya çıkmazdı böylelikle. Çünkü her şeyi hatırlıyoruz. Aklımızdan hiç bir şey silinmiyor. Düşünebiliyor musun? Düşünemiyorum. Öyleyse; iyi ki unutuyoruz.  Çünkü ancak unutarak duygularımıza hükmedebiliyoruz.

Çıplak

Kar yağsa ya artık. Bu ihanet dolu topraklara. Belki biraz güzel görünürler gözümüze. Her şeyin üzerini örtsün yağan kar. Benim bile... Kapatsın içimdeki bütün korkuyu, nefreti, aşkı, öfkeyi... Saf ve temiz olduğumu düşünsün herkes. Bende herkesin öyle olduğunu düşüneceğim. İçimdeki ateş eritecek mi üzerimdeki karları acaba?   İçimde olan bütün duyguların ateşi, eritir diye korkuyorum temizliği. İşte bundan da korkuyorum ben. Günahlarımız daha çok diye, hiç bir zaman temizlenemeyeceğiz diye. Çıplak olsun herkes, üzerlerine kar yağsın. Çıplak ayaklarla bassınlar toprağa. Konuşmasınlar kimseyle, nefesleriyle eritmesinler karları. Ağızlarından yalan çıkmasın artık. Doğrularda sussun yalanlarla birlikte. Çıplağım ve korkuyorum hala daha Üzerime yağan kar Üşütmesi gerekirken beni Her kar tanesi değdiğinde vücuduma Sanki benden bir şeyler götürür gibi Çıplağım ve çıplağım daha fazla Kanımda alkol var Isıttıkça ısıtıyor beni Her yudumladığımda Daha çok gevşeyip sar

Korktugum için

İnsanların çoğu kaybetmekten korktuğu için, sevmekten korkuyor. Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layık görmediği için. Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için. Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için. Duygularını ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için. Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi birşey vermedigi için. Ve ölmekten korkuyor aslında yaşamayı bilmediği için...!!!