Kayıtlar

Özlemek etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

BENİ SANA HATIRLATIYOR MU?

Resim
 Kendimi kalabalık kafeteryada otururken, yakın bir arkadaşımla canlı bir sohbete dalmış buldum. Taze demlenmiş kahvenin aroması havayı doldurur, sıcaklık ve rahatlık hissi yaratır. Ama aniden, kalabalıktan tanıdık bir yüz ortaya çıktı. Bu benim eski kız arkadaşım, sayısız anı ve deneyim paylaştığım kişi. Kafeteryanın arkasındaki masamıza yaklaştıklarında, karışık duygular dalgası üzerimi yıkıyor. Bir zamanlar paylaştığımız duyguların coşkusunu, ilişkimizin iniş çıkışlarını hatırlıyorum. Onun saf görüntüsü içimde bir üzüntü duygusu uyandırıyor, çünkü onu derinden özledim. Birlikte geçirdiğimiz zamanın nostaljisi kalbimi özlem ve pişmanlık duygusuyla dolduruyor.       Çelişkili duygular ağına yakalanmışken, bakışlarımın istemeden ona doğru döndüğü bir an geliyor. Gözlerimiz buluşuyor ve o bölünmüş saniyede, aklımdan bir düşünce ve soru kasırgası geçiyor. Hala bana karşı hisler besliyor mu? Ayrılığımız bir hata mıydı? Karşılaştığımız sorunlara aşırı tepki gösterdim ve abarttım mı? Belirs

Sıradan Bir Hafta Sonu

Rüyamda seni gördüm. Sabah uyandığımda yanımda sen yatıyormuşsun gibi hissettim. Elinin sıcaklığı vardı sanki göğsümde. Ama senin yanımda olmadığını biliyordum. Gözlerimi açtığımda sen orada yoktun. Tam da bildiğim gibi. Nerede olmadığını biliyorum. Benim yanımda değilsin. Çalar saat çalmaya başladı. Gerçi bugün erken uyanmamı gerektiren bir sebebim yok. Miskinlik yapıp yatmaya devam edebilirim. Çalar saati kapatıp beş dakika daha uzandıktan sonra yatağımın hemen yanında duran canavar ayağı pandufumu giydim. Perdeyi açıp, pencereyi araladım. İçeriye biraz güneş girsin istemiştim ama kalbimdeki gibi bir hava var dışarıda. Çok bulutlu ve yağmurlu. Biraz esnedim ve gerindim pencerenin karşısında. Yağmuru izlemek iyi geliyor bana sakinleşiyorum. Odadan çıkmadan üzerime sabahlığımı giydim. Banyoya geçtim, elimi yüzümü yıkadım. Havluya kurulanırken bir an senin kokun geldi burnuma. Evin her yerine sinmişsin sanırım. Bilgisayarımda senin hazırladığın bir çalma listesi vardı. Her sabah o

Sevdiğin Koku

En sevdiğin yemeğin yemeği yaptım bugün Uzun zamandır yoksun sen Ama evde sevdiğin bir koku olsun istedim Senin usulüne göre yaptım Bana bu yemeği acele ederek yaptığımı söylerdin Soğanları kestim önce Biraz ağladım ama soğanlar yüzündendi Kavurdum pembeleşeyinceye kadar Herşeyi senin gibi yaptım Baharatları sonradan attım Bol bol kekik döktüm Servis yaptım geniş tabaklarda Masanın ucuna geçip oturdum Öteki ucunada sana servis açtım Eski günler canlandı yine gözümde Ben masanın ucunda otururdum Sense beni süzerek bi yandan yemek yapardın Sevgini katıyordun galiba yemeklere Ben senin gibi lezzetli yemek yapamıyorum Marifetli değilim sen gibi Olmamış zaten bu yaptığım  Boğazıma dizildi resmen Sen gelsen ya eskisi gibi Eski günlere dönsek ya Sen karşımda yemek yapsan Ben sana günümü anlatsam Aşkla doyursan beni Soğanlar da keşke ağlatmasa Egemengin

Sırılsıklam Aşk

Aşk mı dedi biri? O aşka inanmazdı Duyguları değil Mantığı yönetirdi onu Ta ki onunla karşılaşana kadar Anlamadı ne hissettiğini Hislerine ket vurmaya çalıştı mantığı Duygular galip geldi bu sefer Çünkü saklamaya çalıştıkça Daha çok gün yüzüne çıktı duygusu Aşık oldu Sırılsıklam aşık oldu Daha önce hiç yaşamadığı Aşkı keşfetmişti Ve hakim olamamaya başladı kendine Ne yaptığını anlayamıyordu Avare olmuştu Leyla olmuştu Ve şimdi gerçek duyguları yaşayacaktı Aşkı Acıyı Özlemi Kıskanmayı Hepsini iliklerine kadar hissedecekti Daha fazla yalpalanacaktı Duygularını dizginlemeyi öğrenecekti Öğrenmeliydi O zaman duygu ve mantık dengesini kurabilecekti O zaman tadında yaşayacaktı Aşkı Acıyı Özlemi Kıskanmayı Anlayacaktı gerçek mutluluğu Egemengin

RUTİN

Bugün ne mi yaptım? Çay demledim kendime Oturdum her zaman ki köşemde Önce gazeteleri okudum Sonra kitabımı Bilirsin erken kalkarım ben Az uyurum geceleri de Dalmışım kitaba Ne de güzel yazmış yazar Saat çoktan öğleni geçmişti Caddeye çıktım sonra Bankın birine oturdum Biraz insanları gözlemledim Soğuktu biraz hava Paltomu almamıştım Köşedeki kafeye girdim Karnım acıkmıştı Bir iki parça birşeyler yedim içtim Kalktım tekrar caddedeki banklara oturdum İzledim durdum Kimisi sarmaş dolaş geziyordu Kimisi tartışıyordu Kimisi yeni tanışıyordu Kimi borsadan Kimi eşinden bahsediyordu Boşverdim kalktım yürümeye devam ettim Adımlarım beni eve getirmiş Fark etmemişim Benim dönüp dolaşıp geleceğim yer belli Senin ki de öyle olsun Dön geri Özlüyorum seni Evin burası senin Benim yerim senin yanın Her günüm böyle bitmesin Hadi gel Hasretim bitsin Egemengin

Özür Dilerim, AFFETMEYECEĞİM !

Özür dilerim Buluşacağımız günü sabırsızlıkla beklediğim için. Özür dilerim Buluştuğumuz da gözlerinin içine bakarken heyecandan saçmaladığım için. Özür dilerim Elini tutmaya çalışırken 2 kere düşündüğüm için, incinirsin diye. Özür dilerim Seni öpmeye kıyamadığım için. Özür dilerim Diğerleri gibi gece başımı yastığa koyduğumda senle yatma hayalleri kurmadığım için. Özür dilerim Sana sarıldığımda gözlerimi kapatıp hiç ayrılmamanın hayallerini kurduğum için. Özür dilerim Seni yanımdayken dahi özlediğim için Özür dilerim işte ADAM GİBİ SEVDİĞİM İÇİN Ama duuuur! Affetme. Şimdi sen özür dile; Başka bedenlere anlık zevk olduğun için Şimdi sen özür dile; Gözlerime bakıp 'yalandan da olsa' seni seviyorum dediğin için Şimdi sen özür dile; Tutamadığım o el ile başka tenlere dokunduğun için Şimdi sen özür dile; Yanımdayken bile başkalarını düşündüğün için Şimdi sen özür dile; Başkasıyla yatma hayalleri kurmayı bırak, başkalarına ait olduğ

Kıskan & Sev & Özle

Kıskan ya.  Biriyle konuştuğumu görünce trip at bana.  Bi tek benimle konuş de.  Gecenin bir yarısında uyandır, sesini özledim de.  Hep senin sesinle uyuyup senin sesinle uyanayım.  Olmuyor başka türlü, rahat uyuyamıyorum de.  Benden bir saat haber alamadığında ortalığı ayağa kaldır.  Yap yani.  Sahiplen.  Kıskan.  Sev.  En çokta özle.  Yüzünü görmek istiyorum de.  Görüşelim olmuyor sensiz de.  Haberim olmadığında kapıma kadar gel, çık dışarıya de.  Tek başıma evin önüne bile çıkarma beni.  Hep benden bekleme, biraz da sen özle.  İhtiyacım var sahiplenmeye sahiplenilmeye.  Hep bir şeyler eksik oluyor aradığım O kisi olmayınca .  Hadi çıkta gel artık...

Seni Özledim Ben

Bazen düşünmeden edemiyorum. Onun hatırladığı acaba yakın geçmiş zaman mı? Yoksa daha eski bir geçmiş mi? Hangi geçmişi özlüyor? Kimi özlüyor? Beni mi özlüyor? Benim onu özlediğim gibi o da beni mi özlüyor? Yoksa başkasını mı özlüyor? Bunu ona gidip soramam. Çok sorum var kafamda Bu kadar çabuk unutamaz gibime geliyor Kesin beni düşünüyordur diyorum içinden Ama ya benden öncekilerden birini düşünüyorsa diyorum içinden İçinden çıkamadığım bir dürü soru var Ona sorsam bunları cevaplar mı ki? Ben çok özledim onu Tekrar gelsin geri bana. Ben onun gibisini bulamadım daha. Peki ben bunu yazarken hangi geçmişten bahsediyorum? Yakın geçmiş mi? Eski geçmiş mi? Ne fark eder ki... Sende onlardan birisin işte... Boş bir bekleyiş... Sen bir daha benim olmayacaksın hiç Ne önemi var ki zaten bunu kimin için yazdığımın Alınmak isteyen bütün geçmişler alınabilir, alınsın Özledim çünkü ben. Sen sen sen!!!

İyi Geceler!

Resim
Uzun zamandır özlediğim bir şey varmış. Bu gece bunun yokluğunu çok daha fazla hissettim. Geçtiğimiz 4 yıl boyunca her gün bunu yaptım çünkü. Her ne kadar aradan 1 yıl geçmiş olsa da... Uyurken yanında birinin olmasından bahsediyorum. O hep yanımdaydı. 4 yıl boyunca birlikte yaşadık biz onunla. Ben işe gittim sabah erkenden, o evde kalmayı tercih etti hep. Bazı zamanlar sıkıntıdan iş bulup çalışmıştıda. Ama bunların pek önemi yok çünkü, artık uyurken iyi geceler diledikten sonra sarılıp uyuyabileceğim bir sevgiliye sahip değilim. İşte bunu; sevdiğim kişinin "iyi geceler" demesini özlüyorum. Geçmiş geçmişte kaldı. Orada kalan kişileri özlemiyorum. Üzeri yazılmış olan bir kağıda tekrar bir şeyler yazamazsın. Yazsan da hiç bir şey anlaşılmaz, çok karmaşık olur her şey. Benim özlediğim tek şey bu iki kelimeden oluşan ve bazen çok şey ifade eden tek bir dilek cümlesi: İYİ GECELER!