Kayıtlar

Hatırlamak etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sıradan Bir Hafta Sonu

Rüyamda seni gördüm. Sabah uyandığımda yanımda sen yatıyormuşsun gibi hissettim. Elinin sıcaklığı vardı sanki göğsümde. Ama senin yanımda olmadığını biliyordum. Gözlerimi açtığımda sen orada yoktun. Tam da bildiğim gibi. Nerede olmadığını biliyorum. Benim yanımda değilsin. Çalar saat çalmaya başladı. Gerçi bugün erken uyanmamı gerektiren bir sebebim yok. Miskinlik yapıp yatmaya devam edebilirim. Çalar saati kapatıp beş dakika daha uzandıktan sonra yatağımın hemen yanında duran canavar ayağı pandufumu giydim. Perdeyi açıp, pencereyi araladım. İçeriye biraz güneş girsin istemiştim ama kalbimdeki gibi bir hava var dışarıda. Çok bulutlu ve yağmurlu. Biraz esnedim ve gerindim pencerenin karşısında. Yağmuru izlemek iyi geliyor bana sakinleşiyorum. Odadan çıkmadan üzerime sabahlığımı giydim. Banyoya geçtim, elimi yüzümü yıkadım. Havluya kurulanırken bir an senin kokun geldi burnuma. Evin her yerine sinmişsin sanırım. Bilgisayarımda senin hazırladığın bir çalma listesi vardı. Her sabah o

Kızıl Ay - 13

Resim
Yatak odasındaydım, perdenin sallandığını görebiliyordum. Yatakta değildim. Yüz üstü uzanmışım, ağzım açık kalmış. Akmış salyalarım parkeye. ÇAT! Ağzına sıçayım yavaş kapat ulan. Sinirli biri çıktı sanırım evden. Kapıyı öyle bir kapattı ki, yer sarsıldı. Beynimin içine kadar hissettim kapının kapanışını. Nereden buldun sabah sabah o gücü? En azından, o kapıyı kapatan kişi kimse, gücünü toplayabilmişti. Bende toparlanmalıydım, kalkabilirdim yerden. Önce sağa doğru döndüm. Kollarımla destekledim biraz kendimi. Kafamı oraya buraya çarpmadan, kendimi yatağa atabildim. Hala dün gecenin etkisindeydim. Uzun zaman sonra böyle güzel bir gece geçirdim. Yani aslında ne olduğunu hatırlamıyorum yine ama Oya'nın yanımda olduğunu bildiğim için, hatırlamasam bile hissediyorum. ÇAT! Tamam anladık evden çıkıp gittiniz ikinizde ama biraz daha yavaş kapatamaz mısınız kapıyı? Sarsılıyorum köpekler. O kadar gevşemişim ki sinirlenemiyorum bile. Sanırım yataktan çıkmayacağım bugün. Uzunca bir süre d

Kahvaltı?

Öyle bunalmıştım ki artık. İş ev iş ev derken kendimi pinpon topu gibi görmeye başlamıştım. Farklı bir şey yapmalıydım. Bu hafta izin günlerimde ev işiyle uğraşmasam evi bok götürmeyecekti. Gerçi benim gözümde boka şimdiden bulaşmıştı ama olsun, görmezlikten geliyordum. Neyse ben o cuma gecesi gece kulübüne gitmeye karar verdim. Yakın arkadaşlarımı da bir güzel kafaladım. Cuma günü iş çıkışında eve geldim saat on bire kadar kendimi hazırladım. Maksadım zaten yüksek sesle müzik dinleyip deliler gibi dans etmekti. İş yerinde sömürülen enerjimin kalanını da bu şekilde imha etmek istemiştim. Ertesi gün kolumu kıpırdatacak halimin kalmamasını istiyordum. Saat 23:00 oldu. Beni arkadaşlar almaya geldiler. Zaten üç bekar gidiyorduk. Damsızdık. Arada bir iş yerindeki arkadaşlardan duyduğum yeni bir mekan vardı. Oraya damsız girilebilindiğini biliyordum. Oraya gidelim dedim. Hem yeni bir mekan görmüş oluruz hevesiyle oraya gittik. Kapıdan girdik. upuzun ışıklı aynalı bir koridordan geçip, müzi

Sevdiğin Koku

En sevdiğin yemeğin yemeği yaptım bugün Uzun zamandır yoksun sen Ama evde sevdiğin bir koku olsun istedim Senin usulüne göre yaptım Bana bu yemeği acele ederek yaptığımı söylerdin Soğanları kestim önce Biraz ağladım ama soğanlar yüzündendi Kavurdum pembeleşeyinceye kadar Herşeyi senin gibi yaptım Baharatları sonradan attım Bol bol kekik döktüm Servis yaptım geniş tabaklarda Masanın ucuna geçip oturdum Öteki ucunada sana servis açtım Eski günler canlandı yine gözümde Ben masanın ucunda otururdum Sense beni süzerek bi yandan yemek yapardın Sevgini katıyordun galiba yemeklere Ben senin gibi lezzetli yemek yapamıyorum Marifetli değilim sen gibi Olmamış zaten bu yaptığım  Boğazıma dizildi resmen Sen gelsen ya eskisi gibi Eski günlere dönsek ya Sen karşımda yemek yapsan Ben sana günümü anlatsam Aşkla doyursan beni Soğanlar da keşke ağlatmasa Egemengin

Senin Çakmağın

Yapayalnız yürüyorum Yollarım denize çıkıyor Sahilde yürüyorum Dalgalar çarpıyor kordona Martılar şarkı söylüyor Bense yürüyorum durmadan Ağır ağır yürüyorum Biraz soğuk sahil Üşüyorum Ellerimi ceplerime sokuyorum Senin çakmağın çıkıyor cebimden Ağlamaklı oluyorum Hafif bir rüzgar esiyor Bir damla yaşı siliyor Alıp götürüyor benden Yürüyorum Yorulduğumdan değil ama Oturuyorum bir banka Ceketimin cebinden çıkarıyorum sigaramı Senin çakmağınla yakıyorum Benim yüreğimi yaktığın gibi  Çatır çatır tutuşuyor sigara Bir nefes çekiyorum Sigara azalıyor ama Yanmaya devam ediyor Yüreğim de yanıyor Atmaya devam ediyor Canım acıyor ama  Nefes almaya devam ediyorum İnsan nefes almadan yaşayamaz Sen nefesim oldun Son nefesim de ol Egemengin

Kaplan Aşkı Bakidir

Üzerinden kaç yıl geçmesine rağmen unutamamışsın arkadaşım. Bu kadar çok üzülmene dayanamıyorum. Değer verdiğim birisin. Benim için önemlisin. Ne desem boş şu an sanki sana. Çünkü hala ona aşıksın sen. Bunu daha önce sana söylemiştim ben. Ama sen beni hep susturmuştun. Hatırlasana tanıştığımız ilk gece de ondan bahsetmiştin bana. Ben seni dinlemekten keyif almıştım. Sanki alkollü gibiydik. Sen anlattın eski sevgilini, ben anlattım eski sevgilimi... Arkalarından atıp tutmuştuk. Sen sevmediğini söylemiştin, bitmişti herşey senin için. Bense küllerinden doğurmaya çalışıyordum aşkımı. Gel gör ki ikimizde başaramamıştık... Sen içinde ki aşkı yok edememiştin. Bense esen rüzgarla birlikte uçurmuştum külleri. Ne oluyor da aklına geliyor tekrar tekrar o? Sana onu hatırlatan şey ne? Yapmamalısın böyle, üzme kendini daha fazla. Senin dostun olarak bende seninle birlikte üzülüyorum burda. O acıyı çektin zamanında. Sende ki nasıl bir kalp, bu acının tazeliğini hala koruyor! Çok üzülüyorum canım k