Kayıtlar

Konuşmak etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Aşk Mevsimi

O gece işten çok geç çıkmıştı. Eve yürüyerek gitmek zorunda kalmıştı çünkü o saatte otobüs bulması imkansızdı. Otostop çekecek bir araba bile bulması mucize sayılırdı. Yürürken telefonla konuşmayı çok sever aslında, başka insanlar gibi müzik dinlemekten pek hoşlanmazdı. Ama o saatte arayabileceği hiç kimse yoktu. Gün içinde telefonda görüştüğü bir takım arkadaşları vardı. Bunlardan bir kaç tanesi ise yeni sevgili adaylarındandı. O gün işten bu kadar geç çıkacağından hepsinin haberi vardı aslında.  Aralarından seçim yapmayı düşünüyordu. Onun için aşk mevsimi gelmişti. Acaba hangisi, kalbinin attığını ona tekrar hissettirebilecekti. Biraz yürüdü, hava çok soğuktu. Her nefes verdiğinde gözlükleri buharlanıyordu. Hızlı yürümeliydi ve vücudunu sıcak tutmalıydı. Soğuk ve boş sokaklarda yürümeye devam etti. Yollarda aydınlatma da yoktu. Bazı yerlerde kaldırım dahi yoktu. Su birikintilerine çamurlara basa basa ilerliyordu. Elleri ceplerindeydi. Eldiven almayı unutmuştu yanına. Bir taşa takılı

Daha çok ondan - Daha az bundan

Tarih içinde zamanımızın paradoksunu şöyle sıralayabiliriz: Daha yüksek binalarımız, ama daha kısa sabrımız Daha geniş oto yollarımız, ama daha dar bakış açılarımız var. Daha çok harcıyoruz, ama daha az şeye sahibiz Daha fazla satın alıyoruz, ama daha az hoşnut kalıyoruz. Daha büyük evlerimiz, ama daha küçük ailelerimiz Daha çok ev gereçleri, ama daha az zamanımız var. Daha çok eğitimimiz, ama daha az sağduyumuz Daha fazla bilgimiz, ama daha az bilgeliğimiz var. Daha çok uzmanımız, ama yine de daha çok sorunumuz Daha çok ilacımız, ama daha az sağlığımız var. çok fazla alkol ve sigara tüketiyoruz,  çok savurganca para harcıyoruz,  çok az gülüyoruz,  çok hızlı araba kullanıyor,  çok çabuk kızıyoruz,  çok geç saatlere kadar oturuyor,  çok yorgun kalkıyoruz,  çok az okuyor, çok fazla tv izliyoruz  ve  çok ender şükrediyoruz. Mal varlıklarımızı çoğalttık, ama değerlerimizi azalttık. Çok konuşuyoruz, çok az seviyoruz ve çok sık nefret ediyoruz. Geçimimiz

Kelimeler Şahane

İnsanların kullandığı kelimeler aslında daha çok şey anlatır. Kendinize yakın hissettiğiniz kişilerin cümlelerinde ki alt yazıları bile okursunuz. Bu olay işte cümlelerin duygularını yansıtır. Eğer az ve öz konuşarak alt yazıları okuyabiliyorsanız, ne mutlu size! "Trip atma" olayını saçma bulurum ve hayatımda kolay kolay trip atmam. Hatta hiç atmam. Ama işte bu olaya benzetebiliriz biraz. Size birinin trip attığını düşünün; sizden yapmanızı istediği şey "alt yazıları okumanızdır". Başka bir şey değil. İşte bu yüzden alt yazıları okumak biraz zordur. Eğer bu okuma olayını herkese uygulayabiliyorsan, senden iyisi yok. Ama herkese uygulamanızı tavsiye etmiyorum bunu. Neden mi? Çünkü; herkesi çok daha iyi tanımaya başlıyorsun. İlk tanıştığın birinin ne mal olduğunu anlayabiliyorsun. O yüzden bazen her şeyi akışına bırakmak lazım. Alt yazıları boşverip hayatın akışına bırakmalı insan kendini. Tat almaya bakmalı. Bazense tadı damağında kalmalı. Kelimeler şahane K

Baydınız Bayanlar

Bayanlarla konuşabilmek zor iş arkadaşım.  Senin söylediğin cümlenin alt yazısını da okuyorlar.  Kafalarında yorumlayıp, stratejik cevaplarla sizi köşeye kıstırmaya çalışıyorlar.  Kaçın onlardan!  Biz çok analoguz , onlarsa çokça dijital .

Yalnızlık Hayali

Çok soğuk ve yorucu bir günün ardından eve gelsem Üzerimi değiştirmeden kahve suyu ısıtmaya başlasam O ısınana kadar değiştirsem üzerimi Bir fincan kahvemi alıp geçsem camımın kenarına Yoldan geçenleri izlesem yine her zaman ki gibi Kafalarından geçenleri okumaya çalışsam Onlar hakkında gereksiz yorumlar yapsam Biraz kendimi eleştirsem Ne kadar yalnız olduğumun farkına varsam Tek başıma olduğumu fark etsem yine Ve tam umudumu kaybettiğim anda kapı çalsa Ben kapıcı geldi diye çöp kutusunu götürsem kapıya Kapıyı açtığımda sen olsan karşımda Ben elimdekileri yere düşürsem Sen elindekileri bana versen İçeriye geçip otursan O geçen upuzun zamanı tek tek anlatsan bana Bende hiç ayrılmamışız gibi dinlesem seni Sana da bir kahve yapsam Sen bir sigara yakıp bana da uzatsan Sonra ben anlatsam her şeyi her detayı Sigarayı bıraktığımdan başlasam Bugünkü yalnızlığıma kadar gelsem Ve sen bir yere yetişircesine sürekli saatine baksan Daha uzun bir vakit geçirmek için tekrar sö

Mahalle Konuşmaları vol1

Nasıl bir mahalledir burası? Her gün çok eğlenceli. İnsanlar çok  hareketliler, bitmeyen bir enerjileri var. Bu aralar çok fazla tartışmaya ve kavgaya şahit oluyorum. Bunlardan birisini yazmak istedim sadece. Kadın bir anda telefonu açtı ve bağırmaya başladı "Arama beni bir daha!"...  "Evli bir adamsın, 2 tane çocuğun var. Ayıp artık. Arama beni bir daha! Facebook'tan mesaj gönderme. Telefonlarını açmıyorum diye annemi aramışsın. Sen kimsin ki annemi arıyorsun? Sen benim annemi tanıyor musun ki? Evet, çok rahatsız ediyorsun beni. Hamile olup olmadığımı mı merak ediyorsun? Hamile değilim! Kocam var benim ve sürekli 'neden bu adam sana bu kadar ilgili davranıyor?' diyor. Evliliğimi mi sallantıya sokacaksın! Arama artık bir daha beni lütfen!" Kim bilir telefonun öteki ucundan konuşan adam neler diyordu?... Ne kadar ilginç insanlar var. Her iki tarafta evli. Görüştükleri ortada, açık ve net! Ama önceden görüşmelerine mani olmayan şeyler, bir süre sonra